Mersin Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı, önceki yıllarda olduğu gibi 2024 yılında da Mersin’in çevresini ve doğasını korumak için tüm gücüyle çalıştı. Tüm dünyayı etkileyen küresel ısınma, insan kaynaklı kirlilikler, mikroplastiğin denizleri ve doğayı korkutucu bir şekilde esir alması, Büyükşehir Çevre Koruma ekiplerinin çalışmalarının bu alanda daha çok yoğunlaşmasını sağladı. Temizlik, denetleme, eğitim, ilaçlama, kurum görüşü verme gibi birçok faaliyetlerini rutin bir şekilde sürdüren ekipler, Mersin’de çevreyi korumak adına 2024 yılında da önemli hizmetlere imza attı.
Mersin’in her bir noktasında günlük olarak temizlik ve ilaçlama faaliyetlerini sürdüren ekipler, doğayı korumanın bilinçli bireylerden geçtiği gerçeğiyle çevre farkındalık eğitimleriyle yıl boyu binlerce öğrenciyi eğitti. Çevre Koruma ekipleri; insan kaynaklı kara ve deniz kirliliğini önlemek, gürültü kirliliğini engellemek ve Mersin limanına gelen gemilerin denizi kirletmesine geçit vermemek amacıyla karadan, havadan, denizden ve deniz altından denetimleri titizlikle yürüttü. Denizi kirletenlere ve gürültü kirliliği oluşturanlara, caydırıcı olması adına idari yaptırımlar uygulayan ekipler, bir yandan da oluşan kirlilikleri temizledi. Kara, deniz ve deniz altında oluşan kirlilikleri uygun araç, gereç ve aparatlarla temizleyen ekipler, teknolojiyi de yakından takip ederek 2024 yılında önemli yeniliklere imza atarak, su altı dronunu bünyesine kattı. Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi, yine 2024’te hizmete aldığı Elektronik Gemi Denetleme Sistemi ile de gemileri 7 gün 24 saat esasına göre Mersin’in her noktasından denetlemeye başladı. Ekipler, Mersin’in mavisi ve yeşiliyle daha temiz ve yaşanabilir bir kent olması için, 2025 yılında da çalışmalarını sürdürecek.
Dr. Halisdemir: “2024 yılında ilimizde meydana gelen her türlü çevresel kirlilikle ilgili birçok çalışmamız oldu”
Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Dr. Bülent Halisdemir, 2024 yılını dolu dolu geçirdiklerini söyleyerek, 2025 yılında çok daha fazla çalışmaya gayret edeceklerini belirtti. Dr. Halisdemir, “806 mahallemiz var. Hiçbir yere ayrım yapmadan çalışıyoruz. 2024 yılında ilimizde meydana gelen her türlü çevresel kirlilikle ilgili birçok çalışmamız oldu. Biz bilinçlendirme ve farkındalığa çok önem veriyoruz. Bu doğrultuda 2 binin üzerinde öğrenciye çevre farkındalığı kazandırmak amacıyla eğitim verdik” dedi. Mersin’de farklı kurum ve kuruluşlar tarafından yapılacak çalışmaların çevreye etkilerini değerlendirdiklerini de söyleyen Dr. Halisdemir, 2024 yılı içerisinde 400’ün üzerinde ÇED kurum görüşü vererek, çevrenin kirlenmemesi adına katkı sağladıklarını belirtti.
“Her gün 5 bin kilometreye yakın alanı temizliyoruz”
Mersin’de vatandaşları rahatsız edecek şekilde gürültü kirliliği oluşmaması adına da sürekli denetimler yaptıklarını kaydeden Dr. Halisdemir, “Sadece 2024 yılında 16 adet idari yaptırım uygulamak zorunda kaldık. Bu idari yaptırımların parasal değeri 5.5 milyon TL'yi geçti. Vatandaşımızın huzuru, konforu bozulmasın, evlerinde rahat yaşasınlar diye gürültü kirliliğini sıfıra indirmek için, yetki alanlarımızda çok ciddi kontroller yapıyoruz” diye konuştu. Dr. Halisdemir, her gün yaptıkları temizlik çalışmalarına da değinerek, “Biz, her gün 5 bin kilometreye yakın; 15 metre ve üstü cadde, bulvar ve sokakların temizliğini yapıyoruz. Süpürge araçlarımız ve personelimiz ilimiz temiz kalsın, herkes güzel ve sağlıklı çevrede yaşasın diye 24 saat esasıyla çalışıyor” ifadelerine yer verdi.
“Kentimize gelen gemileri düzenli olarak takip ediyoruz”
Mersin denizinin temiz kalması için gerekli temizlik ve denetim faaliyetlerini de titizlikle sürdürdüklerinin altını çizen Dr. Halisdemir, “Kentimize, yılda 5 bin 400’ün üzerinde ticari amaçlı gemi geliyor. Biz bu gemileri düzenli olarak takip ediyoruz. 2024 yılı içinde 4 bin 675 adet gemi denetledik. Bu gemilerin 18’inin denize yasa dışı atık bıraktıklarını tespit ettik ve yaklaşık 100 milyon TL’yi bulan idari yaptırım uyguladık. Denizimizi korumak amacıyla bir yaptırım uygulamamız gerektiğinin bilincindeyiz” dedi.
Dr. Halisdemir, rutin temizlik faaliyetlerinin yanı sıra vatandaşlardan gelen şikayetleri de değerlendirdiklerini sözlerine ekleyerek, “2024’te, 2 bin 600’e yakın temizlik şikayeti geldi. Tüm şikayetlere yanıt veriyor ve mutlaka vatandaşımıza yardımcı oluyoruz. Kentimizde, biyosidal mücadele için 400’den fazla personelimiz görevli. 2024 yılında da 365 gün boyunca ilaçlama faaliyetimizi sürdürdük ve 1 milyon 670 bin biyosidal uygulama yaptık” diye belirtti.
“Su altı dronu ile yüzeyden tespit edilemeyen kirlilikleri önlüyoruz”
Mersin Büyükşehir olarak, drone ile deniz denetleme faaliyetlerini yürüttüklerini ve denetimlere çıktıklarını kaydeden Dr. Halisdemir, 2024 yılında da bünyelerine kazandırdıkları su altı dronu hakkında bilgi verdi. Dr. Halisdemir, “Su Altı Dronumuz, 150 metre kadar derine inebiliyor. Su altı dronunu, yüzeyden tespit edemediğimiz kirlilikleri önlemek amacıyla kullanıyoruz. Aynı zamanda bu dronumuzun, istenmeyen bazı atık türlerini de önündeki bir aparatla denizden çıkartabilme özelliği var” dedi.
“Mersin Limanı 24 saat esaslı ve taviz verilmeden denetleniyor”
Büyükşehir olarak 53,5 kilometrelik bir kıyı şeridinden sorumlu olduklarını da belirten Dr. Halisdemir, Mersin Büyükşehir’in Elektronik Gemi Denetim Sistemi hakkında da bilgiler verdi. Dr. Halisdemir, “53,5 kilometrelik kıyı şeridini özel kameralarla donattık ve Elektronik Gemi Denetim Sistemi’ni (EGDS) kurduk. EGDS ile 24 saat esaslı olarak denetlemeye ve kayıt almaya başladık. EGDS’yi kuralı 2,5 ay oldu ve bu süre zarfında 34,5 milyonluk bir ceza yazmak zorunda kaldık. Mersin’e gelen tüm gemilerin şunu bilmesini istiyoruz; Mersin Limanı çok ciddi, 24 saat esaslı ve taviz verilmeden denetleniyor” diye konuştu.
“Denize gelen her kirlilik, deniz canlılarının yaşamsal faaliyetlerini olumsuz etkiliyor”
Deniz ekosisteminin korunmasının da önemine vurgu yapan Dr. Halisdemir, “Denize gelen her kirlilik, deniz canlılarının yaşamsal faaliyetlerini olumsuz etkiliyor. Mikroplastikler son yıllarda büyük sıkıntı oluşturuyor. Bunlarla da ilgili çöp kapan sistemleri almaya başladık ve çalışmalarımızı yürütüyoruz” ifadelerine yer verdi.
“Biz doğaya ne verirsek, doğa bize kat kat fazlasını veriyor”
Çevrenin korunması konusunun sadece bir kurumun değil, herkesin görevi olduğuna vurgu yapan Dr. Halisdemir, diğer kurumlarla da iş birliğine hazır olduklarının altını çizdi. Doğaya hükmeden değil, doğayla uyum içinde yaşayan bir anlayışla hareket ettiklerini sözlerine ekleyen Dr. Halisdemir, “Biz doğaya ne verirsek, doğa bize kat kat fazlasını veriyor. Biz doğayı kirletirsek, doğa da bize kirliliği farklı yöntemlerle gösteriyor ve başta sağlığımız olmak üzere yaşamsal konforumuzun bozulmasına neden oluyor. Hep birlikte; Mersinimiz başta olmak üzere, ülkemizi ve dünyamızı koruyalım” dedi.
Haberin görüntüsünü indirmek için tıklayınız.
