Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Belediye Başkanlarına yönelik yapılan tutuklamalar, hem yerel yönetimlerde hem de siyasi çevrelerde geniş yankı uyandırırken, Türkiye Belediyeler Birliği’nde (TBB) tekrar üst düzey görev değişiklikleri yaşandı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve aynı zamanda TBB Başkanı olan Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından, Başkan Vekilliği görevini yürüten Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar da tutuklandı. Bu gelişmeler üzerine, Türkiye Belediyeler Birliği, Başkan Vekilliği için seçim süreci başlattı.
Ankara’da gerçekleştirilen TBB Meclis Toplantısı’nda yapılan oylamada geniş bir destekle, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Türkiye Belediyeler Birliği’nin yeni Başkan Vekili olarak seçildi. Toplantıda Divan Başkanlığı’nı Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı ve Meclis 2. Başkan Vekili Bülent Nuri Çavuşoğlu üstlenirken, Divan Katip Üyeliklerini ise Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci ve Korkuteli Belediye Başkanı Saniye Caran yürüttü.
Başkan Seçer: “TBB tarihinde böyle bir durum görülmedi”
Türkiye Belediyeler Birliği'nde (TBB) Başkan Vekili seçilmesine destek olan herkese teşekkür ederek konuşmasına başlayan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı ve TBB Başkan Vekili Vahap Seçer, “Bu dönem TBB’de tarihi bir süreç yaşanıyor, tarihinde böyle bir durum olmadı. Bu Meclis, Haziran 2024’te Sayın Ekrem İmamoğlu’nu TBB Başkanı seçti. 23 Mart 2025’te İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından yine bu Meclis Adana Büyükşehir Belediye Başkanımız Zeydan Karalar’ı TBB Başkan Vekili seçti. Ancak süreç bitmedi, 8 Temmuz 2025 tarihinde Adana Büyükşehir Belediye Başkanımız Zeydan Karalar’ın tutuklanmasının ardından bugün bu Meclis Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı ve TBB üyesi olarak beni Başkan Vekili seçti. Umut ediyorum, mevzuat gereği 2026 yılının Haziran’ına kadar eğer yine bu süreçte olumsuz bir gelişme olmazsa benim başkanlığımda, encümen üyelerimizle beraber siz değerli meclis üyelerimizi, Ekrem Başkandan ve Zeydan Başkandan aldığımız bu bayrağı beraberce taşıyacağız” sözlerine yer verdi.
“TBB, Ekrem Başkan ve Zeydan Başkan’da olduğu gibi adaletli hizmet almaya devam edecek”
CHP’li bir Belediye Başkanı olmasına rağmen Mersin’de her kesime Başkanlık yaptığını vurgulayan Seçer, aynı anlayışla TBB’de Başkan Vekilliği yapacağının altını çizdi. Herkesin Belediye Başkanı olduğunu söyleyen Seçer, “Bugün burada şahsıma oy veren ya da vermeyen bütün belediye başkanlarım bizlerin belediye başkanıdır. TBB’de günümüzde en çok gerekli olan ‘adaletli hizmeti’ almaya devam edeceklerdir. Aynı Ekrem Başkanımda, Zeydan Başkanımda olduğu gibi” diye konuştu.
“Sizler, insanları suçu ispatlanmadan suçluymuş gibi gösterme hakkına sahip değilsiniz”
Hukukun siyasetin aracı olamayacağını, sadece adaletin aracı olacağını aktaran Seçer, hukuk siyasetin vesayetinin altında kaldığı noktada hiçbir şey konuşulamayacağını ve adaletten söz edilemeyeceğini söyledi. “Adalet kutup yıldızı gibidir, yerinde durur. Diğer her şey onun etrafında döner” diyen Seçer, “Bizler belediye başkanıyız, hepimizin onuru, şerefi, ailesi, evlatları var. O televizyon ekranlarında yayınlanan fotoğraflar ve görüntüler hepimizi üzüyor. Hukukta temel prensip, masumiyet karinesidir. Siz insanların daha suçluluğunu ispatlamadan, bir hüküm vermeden o fotoğrafları ekranlara verdirerek torunlarına, çocuklarına sanki babaları, büyükbabaları, anneleri, büyükanneleri suçluymuş gibi gösterme hakkına sahip değilsiniz. Yazıktır, günahtır bu insanlara” dedi.
“Belediye başkanlarımıza hafif ve uyduruk gerekçelerle, gereksiz tutuklamalar yapmayın”
Seçilen her bir belediye başkanının kentin büyüklüğüne göre yüz binlerin, milyonların oyunu alarak seçildiğini hatırlatan Seçer, “Bizim görevimiz kentimize hizmet etmektir. Belediye başkanı olarak bizler şehrin her şeyiyiz. O şehirde yaşayanların hizmetkârıyız, güven ve moral kaynağıyız. Umudun bittiği anda belediye başkanı şehrin moralini yükseltir. Bir afet, olağanüstü bir koşul varsa, bugünkü yaşadığımız gibi hukuk depremi oluyorsa, insanlar tutuklanmaktan korkuyorsa o şehre moral ve motivasyonu veren belediye başkanlarıdır. Belediye başkanlarımıza hafif ve uyduruk gerekçelerle, gereksiz tutuklamalar yapmayın. Tutuklama bir istisnadır, siz tutuksuz yargılamayı bir istisna haline getirdiniz. Bırakınız bir suç istinat ediliyorsa o başkanımız görevini yapsın” diyerek, belediye başkanlarının kaçmayacağını, delil karartmayacağını ve tanıkları etkileyecek davranışlar sergilemeyeceğini belirtti.
“Ortada bir adaletsizlik, hukuksuzluk varsa, artık bu siyaset üstü bir meseledir”
Seçer, tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu’na, Zeydan Karalar’a, Muhittin Böcek’e ve ev hapsinde bulunan Abdurrahman Tutdere’nin yanı sıra tüm siyasi tutuklulara selam yolladı. Hiçbir belediye başkanının makamının boş kalmayacağını söyleyen Seçer, “Bir başka arkadaşımız orada görevine devam edecek, verilen sözleri, hizmetleri yerine getirecek. Bir başına da onları bırakmayacağız, hep beraber onlara destek olacağız. Biz TBB de onlara destek olacağız. Ama onlara yapılanların haksızlığına, hukuksuzluğuna kanaat getirmiş tüm başkanların onlara destek vermesi lazım. Ortada bir adaletsizlik, hukuksuzluk varsa, artık bu siyaset üstü bir meseledir” diyerek, gücü eline geçirenin güçsüzü ezdiği bir sisteme karşı olduklarını ifade etti.
“Halk; ‘Siyaset, yargıya müdahale ediyor’ diye düşünüyor”
Türkiye’nin Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulmuş laik, demokratik, sosyal bir Cumhuriyet Devleti olduğunu bir kez daha hatırlatan Seçer, “Belediye başkanlarımızın bir an önce iddianamelerini hazırlayın, çıksınlar yargı karşısında hesap versinler. Televizyon ekranlarında çarşaf, çarşaf yayınlansın. Herkes görsün, ak kim, kara kim” dedi. Halkın kanaatinin belediye başkanlarına yapılan operasyonların siyasi olduğu yönünde olduğunu belirten Seçer, “Birileri eğer doğru işler yaptığını düşünüyorlarsa halkın arasına karışmasını tavsiye ederim. Halk; ‘Siyaset, yargıya müdahale ediyor’ diye düşünüyor” diye konuştu.
“Çok daha iyi günleri hep beraber inşa edeceğiz”
PKK ile yürütülen sürece dair de konuşan Seçer, salonda bulunan herkesin barışı desteklediğine inandığını söyledi. Türkiye’nin 40 yılı aşkın bir süredir yaşanılan çatışmalar nedeniyle uluslararası arenada rekabet gücünün zayıfladığına dikkat çeken Seçer, “Türkiye’nin kaybettiği zaman, ekonomiye verdiği tahribat, moraline verdiği tahribat ortadadır. Uluslararası arenada bir rekabet halindesiniz, dünya hızlı gidiyor ancak biz ülkemizi zayıflatan, zafiyete uğratan bir süreç yaşadık. İktidar bir süreç başlattı. Hiç kimse silahların sesini duymak istiyor mu bu salonda, barut kokusu duymak istiyor mu? Hepimiz destekleriz barışı ama hepimizin hassasiyetleri var” diye konuştu.
Barışın kentlerden başlayabileceğini, bunun en iyi örneklerinden birisinin de Büyükşehir Belediye Başkanlığını yaptığı Mersin olduğunu aktaran Seçer, “Son seçimlerde Mersinliler sadece hizmete değil, birleştirici ve kapsayıcı dile, adaletli hizmete, herkese güler yüz gösterilmesine oy verdi. Herkesin Türk Milleti çatısı altında Anayasa karşısında eşit birer yurttaş olduğun onlara gösterdik. Onun için bu kadar oy verdiler. Bu Türkiye’de neden olmasın? Bunlar sizin sayenizde olacak. Biz barışı, kendi yönettiğimiz kentlerden başlatacağız. Her partiden burada meclis üyelerimiz var. Herkesin farklı bir görüşü olabilir ama ortak noktamız Türkiye’ye barış gelmesidir. Bu kavga artık bitsin. Binlerce yıldır bir arada nasıl kardeşçe yaşadıysak bundan sonra da yaşamanın yollarını arayalım. Bunu oturalım, konuşalım. Modern toplumlar, demokratik toplumlar bunu yapar. Kavga etmez. Kavganın kendilerini zayıflatacağını bilirler. Kim bölüne bölüne güçlenmiş, rakipleriyle mücadele edebilmiş. Biz de Türk Milleti olarak doğudan batıya, kuzeyden güneye hepimiz birleşerek kazanacağız. Çok daha iyi günleri hep beraber inşa edeceğiz. Buna canı yürekten inanıyorum” dedi.
“Başkanlarımız rahat bırakılsın istiyoruz”
İktidarın bir taraftan barış görüşmeleri sürdürürken diğer taraftan siyasi rakipleri ile hukuk aracılığıyla hesaplaşma çabası içerisinde olduğunun altını çizen Seçer, “Açık konuşayım, sürece temkinli yaklaşıyorum. Şimdi bir taraftan ‘iç cephe’, ‘iç barış’, diğer taraftan siyasi rakipler ile hukuk aracılığıyla hesaplaşma çabaları var. Yani iç kavga, iç gerginlik, huzursuzluk. Bu bir çelişki değil mi? Başkanlarımız rahat bırakılsın istiyoruz. Hiçbirimiz suç işleme özgürlüğüne sahip değiliz ama hiç olmazsa ortalama hukuk normlarının işlediği bir ülkede yaşamak isteriz” diye konuştu.
“Anayasa’nın temel ilkeleri belli, onları tahrip etmeden, halel getirmeden her şey konuşulabilir”
Belediye başkanlığının yazılı kurallarının yanı sıra evel eski gelen teamülleri olan bir görev olduğunu dile getiren Seçer, “Belediye başkanlığına adım atmaktan, karar vermekten, hizmet etmekten korkar hale geldik. Bu düzene artık bir son verelim. Türkiye’de hukuk sistemi, iç siyaset normalleşsin, bunu istiyoruz. Birbirimizle kavgayla hiçbir şeyi çözemeyeceğimizi düşünüyoruz. Yerel yönetimler olarak, bu sürece kalkınma projelerimiz ile sosyal entegrasyonlarla katkı verebiliriz. Biz Belediyeler Birliği olarak bu konuda önümüzdeki süreçte olaya dahil olabiliriz. Bu süreci hep beraber taşıyabiliriz. İktidar-muhalefet, mecliste açık-seçik, şeffaf, herkesin gözü önünde, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası belli, Anayasa’nın temel ilkeleri belli, onları tahrip etmeden, onlara halel getirmeden her şey konuşulabilir” ifadelerini kullandı.
Belediyelerin ve TBB’nin siyaset üstü birer kurum olduğunu vurgulayarak sözlerini devam ettiren Seçer, TBB’nin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da çok değerli proje ve çalışmalara imza atmaya devam edeceğini söyledi. TBB’nin görevinin sadece belediyelere alet, ekipman, araç ve gereç bağışı yapan bir kurum olmadığını aktaran Seçer, “Bir belediye başkanı için paradan, aletten, edevattan öte bir şey var; bilgi, liyakat ve know how. Belediyeler Birliği bunu sağlıyor. Uluslararası fonlardan finansa erişimde, doğru projelerde, efektif projelerde nasıl olabileceğini, liyakatli kadroların nasıl yetiştirilebileceğini ya da güncel sorunlara nasıl eğilebilineceğine dair çok değerli toplantılar yaptılar bugüne kadar, çok değerli aksiyonlar aldılar, bu çalışmalarımız artarak devam edecek. Bundan hiç kimsenin şüphesi endişesi olmasını istiyoruz” dedi.
“Türkiye’ye; barışı, huzuru, refahı getirmek yerelden başlar”
Konuşmasının son bölümünde parti ayrımı fark etmeksizin tüm belediye başkanlarını birlik olmaya çağırdığını söyleyen Seçer şunları kaydetti:
“Bu bir çağrıdır. Türkiye’ye demokratikleşmeyi, Türkiye’ye barışı, huzuru, refahı getirmek yerelden başlar. Onun için yükümüz ağır, onun için sorumluluğumuz ağır. Belediye başkanlığı çok kutsal bir görevdir ama omuzlarında çok büyük yükleri ve eğer yanlış yaparsanız günahı olan bir makamdır. Beytülmale halel getirmememiz gereken bir makamdır. Bu bilinçle, bu duygu ve düşüncelerle, desteğinizden dolayı sizlere tekrar teşekkür ediyorum. Buradan Silivri’ye Sayın Ekrem İmamoğlu’na, Sayın Zeydan Karalar’a, Antalya’ya Sayın Muhittin Böcek’e Adıyaman’da ev hapsinde bulunan Sayın Abdurrahman Tutdere’ye ve diğer bütün ilçe belediye başkanlarımıza, siyasi tutuklulara buradan selam gönderiyorum, selam olsun onlara. Seçimimiz hayırlı uğurlu olsun. Yolumuz açık olsun.”
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in aday gösterildiği seçim, 3 tur üzerinden gerçekleşti. İlk turda Seçer 457, Genç ise 252 oy aldı. 2. turda Seçer 456, Genç 218 oy alırken; 3. turda Seçer 453 oy, Genç ise 199 oyda kaldı. 3. turda salt çoğunluğu sağlayan Seçer, Türkiye Belediyeler Birliği’nin yeni Başkan Vekili olarak seçildi.
Haberin görüntüsünü indirmek için tıklayınız.
