Milli ruhumuza tercüman, Türk Milleti'nin onurlu mücadelesinin ve bağımsızlığının nişanesi İstiklâl Marşımızın kabulünün 101'inci yılını kutlamaktan onur duyuyorum.
Her kelimesinde bu millete olan inancı, her dizesinde gücümüzü aldığımız imanı, her kıtasında erkeğinden kadınına cesaret, kararlılık ve bağımsızlık aşkı olan İstiklâl Marşımız, karanlık günlerin geride bırakıldığı, Millî Mücadele azmiyle bağımsızlık yolundaki her bir engelin kaldırıldığı aydınlık günlerin müjdecisi olmuştur.
Bu mukaddes topraklara ve Türk milletine duyulan bağlılığın, bağımsız yaşama aşkının, iman gücünün ele alındığı, azmin kutlu eseri olan İstiklâl Marşımızı, Kurtuluş Mücadelemizin tüm zorluğuyla sürdüğü bir ortamda kaleme alan milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u rahmet, minnet ve saygı ile anıyorum. Milli şairimiz vatan, millet sevgisini ve bağımsızlık düşüncesini her bir hücresinde hissetmiş, Türk milletinin hissiyatlarını büyük bir titizlikle ortaya koyarak bizlere benzeri olmayan bir millî marş bırakmıştır. Kastamonu halkının İstiklaline olan aşkına yakinen şahitlik eden Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı'nı Kastamonu'ya gönderdi. Mukaddes marşımızı halka duyurma şerefi 21 Şubat 1921 tarihinde Kastamonu Açıksöz Gazetesi'ne nasip oldu. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabulünden önce İstiklal Marşı'nın tam metninin Kastamonu'da yayımlanması Mehmet Akif Ersoy'un, şehrimize verdiği öneminde bir göstergesidir.
Bizler de Türk milliyetçileri olarak, millî marşın, millî bayrağın bir milletin şerefi ve namusu olduğunun bilinciyle, bırakılan bu kutsal emanetlere sahip çıkmaya devam edeceğiz.
Bu duygu ve düşüncelerle İstiklâl Marşımızın kabulünün 101'inci yılını ilk günkü gibi büyük bir sevinç, zafer ve bağımsızlık onuruyla kutluyorum.